Antik Roma’da zehirlerin kraliçesi olarak tanınan ve Roma’ya korku salan dünyanın bilinen ilk seri katili Galyalı Locusta’yı tüm detaylarıyla mercek altına alıyoruz.
Galyalı Locusta Kimdir?
Zehirlerin kraliçesi Locusta, tarihe adını bilinen ilk seri katil olarak yazdırdı. Locusta, Roma İmparatorluğu’na bağlı Gaul kasabasında dünyaya geldi ve küçüklüğünden beri çevresindeki bitkilerle yakından ilgilendi.
Roma’ya göç mü ettiği yoksa köle olarak mı getirildiği bilinmese de kaynaklar onun fakir bir köylü ailesinden geldiğini ve Kelt atalarından zehirleri nasıl hazırlayacağını öğrendiğini yazdı.
Görünüşe göre Locusta kendini sanatına adamıştı ve birçok ot ve şifalı bitkiye hakimdi. Bu onun yeni zehirler icat etmesine olanak sağlamıştı.
Genç kadın, zehirlerinin hazırlanmasında çok titiz davrandı, etkilerini ve reaksiyon sürelerini incelemek için onları sürekli olarak farklı hayvanlar üzerinde test etti. Hatta Locusta, vücudunun bağışıklık kazanması için sayısız zehri küçük dozlarda kendine uyguladı.
Roma’ya taşındıktan sonra bu yeteneğinden kazanç sağlamanın en hızlı yolunun insanlara zehir sağlamak olduğunu fark etti.
Açgözlülük ve hırsın yaygın olduğu, herkesin çokça düşmanın bulunduğu bir şehirde müşteri sıkıntısı çekmedi.
Galyalı Locusta hakkında bilinenlerin çoğu çağdaş tarihçilerin kaynaklarında geçer. Tacitus-Annales, Suetonius- Life of Nero ve tarihçi Cassius Dio’nun yazdıkları bu bilgilerin çoğunu içerir.
Locusta’nın Claudius ve Britannicus’u Öldürmesi
MS 54’te Locusta, İmparator Claudius’un yeğeni ve karısı Genç Agrippina ile temasa geçti. Agrippina, oğlu Nero’nun imparator olabilmesi için Claudius’u zehirlemek istedi.
Claudius, İmparator olarak sadece 3 yıl sonra MS 37’de Praetorian Muhafızları tarafından öldürülen yeğeni Caligula’nın suikastından sonra İmparatorluk yetkilerini üstlenmişti.
Ailesinin çoğu tarafından bir aptal olarak görülmesine rağmen Claudius iktidarı elinde tutmayı başarmıştı.
Agrippina, Locusta’ya Claudius’u öldüren ölümcül itüzümünden yapılmış bir zehir hazırlattı. Locusta işinin uzmanıydı. Claudius’un mantar yemeğine Amanita Phalloides isimli son derece zehirli bir mantar türünü ekledi. Ayrıca işi sağlama almak amacıyla kusmak için kullanacağı tüye de zehirli bir madde sürdü.
Çünkü temkinli bir adam olan Claudius her zaman elinde bir tüy bulunurdu. Zehirden şüphelenmesi durumunda, tüyü boğazının arkasını gıdıklamak ve kendini kusturmak için kullanabilirdi.
Agrippina yemek tadıcıya rüşvet verdi ve zehirli yemeği kendi elleriyle eşine sundu. Zehirli mantar yemeğini yedikten kısa bir sonra zehir etkisini gösterdi ve Claudius, tüy vasıtasıyla kusmak için çabalamaya başladı.
Ciddi derecede rahatsızlanınca, özel doktoru Ksenophon’u yanına çağırdı. Ne var ki Ksenophon da Agrippina için çalışıyordu. O da imparatorunun damarlarına zehirli colocynth maddesini enjekte etti. Claudius o gece herkes tarafından ihanete uğramıştı.
Agrippina daha sonra şüpheleri saptırmak için Locusta’yı hapse attırdı.
MS 55’te Locusta serbest bırakıldı ve Nero için devlet zehirleyicisi olarak çalışmaya başladı.
Nero, Locusta’ya imparatorluk tahtı üzerinde daha güçlü bir iddiaya sahip olan üvey kardeşi Britannicus’u öldürmek amacıyla bir zehir hazırlattı.
Roma döneminde şarabı sıcak suyla seyreltmek gelenekseldi. Britannicus’a çok sıcak bir şarap ikram edildi ve soğuk su istediğinde Locusta’nın zehri sürahinin içinde bekliyordu.
Böylece plan olması gerektiği gibi işledi. Britannicus partinin önünde nefes nefese ölürken Nero ise herkese kardeşinin sık sık bu tür sara nöbetlerinden muzdarip olduğunu söyledi.
Britannicus’un başarılı bir şekilde öldürülmesinin ardından Locusta, Nero tarafından cömertçe ödüllendirildi. Eylemleri için affedildi ve büyük ülke mülkleri verildi.
Locusta, Nero’nun birçok düşmanının öldürülmesinde suç ortağıydı. İmparator ondan o kadar etkilendi ki Locusta’nın başkalarına nasıl zehir yapılacağını öğretmek için bir okul kurmasına yardım etti.
Galyalı Locusta’nın Ölümü
Nero’nun düzensiz ve acımasız davranışları kısa süre sonra Roma Senatosu seçkinlerinin desteğini kaybetti. MS 68’de Senato, bir dizi isyandan sonra onu ölüme mahkum etti.
Nero daha sonra sarayında intihar ettikten sonra İmparator Galba onun yerine geçti. Bu şekilde Locusta tutuklandı ve ölüme mahkum edildi. Bu sefer adaletten kaçmasına yardım edecek kimse yoktu.
Locusta, Nero’nun da destekçileriyle birlikte zincirlerle şehirde sürüklendi.
Rivayete göre, arenada işkence gördü ve aşağılandı ve daha sonra hayvanlar tarafından parçalandı. Korkunç bir ölümle öldüğü yazıldı.
Locusta’nın hikayesi Roma popüler kültürüne girdi, adı kötülük ve zehirlenme için kullanılmaya başlandı.
Tarihçi Cassius Dio şöyle yazar:
“Büyücü kadın Locusta ve Nero’nun zamanında yüzeye çıkan diğer pislikler, o [Galba] onların bütün şehirde zincire vurulmalarını ve ardından idam edilmelerini emretti.”
Bu yazımızda Antik Roma’da zehirlerin kraliçesi olarak bilinen dünyanın bilinen ilk seri katili Galyalı Locusta’yı tanıttık.
İlginizi çektiyse yine sitemizde yer alan “Uygarlıklara Göre Antik Tanrılar Anunnakiler Kimdir?” adlı yazımıza da göz atabilirsiniz.