Bu yazımızda tarihsel önyargı olup içimizde yeşerip kaybolamayan zararlı önyargı, victim blaming hakkında bilgi verecek ve neden ortaya çıkar, nasıl mücadele edilir gibi merak duyulan sorulara ışık tutacağız.
Önyargı birçok insanın içerisinde yeşeren bir duygudur. Zaman zaman bu duygu zararsız olup yalnızca içimizde bir yerlerde yeşerip sonra da kaybolsa da zararlı olduğu durumlar da vardır. Zararlı olan durumlardan biri de yazımızın konusu olan victim blaming yani mağdur suçlamasıdır.
İçerik Başlıkları
Victim Blaming Nedir?
Victim blaming Türkçe’ye mağduru suçlama olarak çevrilen mağdurun başına gelen durumdan ötürü suçlu bulunduğu anlamına gelir. Mağduru suçlama tecavüz ve cinsel saldırı olaylarında daha sık görülmekle birlikte bu tür olaylarda mağdurun yaptığı bir hareketle veya kullandığı bir söz ile başına geleceklere davetiye çıkarttığını ortaya koyar.
Mağduru suçlamak talihsiz olduğu kadar oldukça da yaygın bir olgudur. Bu durum diğer insanların dünya görüşlerini korumaya yardımcı olsa da zarar gören insanları empati ve merhametten mahrum bırakarak daha büyük bir yıkıma sebep olmaktadırlar.
Victim Blaming Neden Ortaya Çıkar?
İnsanların mağdurun başına gelen olaylarda onları sorumlu tutmalarının sebepleri farklılık göstermektedir.

- Atıf Teorisi: Pek çok insan kendilerini güvende hissetmek ve benzer şeylerin kendi başlarına gelmeyeceklerini dışarıya hissettirmek için bu teoriyi kullanarak mağduru suçlarlar. Örneğin, asla tecavüze uğramam çünkü onun gibi giyinmem, şeklinde ifadeler kullanırlar.
- Adil Dünya Olgusu: Dünyanın adil bir yer olduğuna ve insanların hak ettiklerini alacaklarına inanılan adil dünya teorisi ile insanlar birinin başına kötü bir şey gelirse bunun onun hatası olduğuna inanırlar. Örneğin, sana böyle vurmasına sebep olacak bir şey yapmış olmalısın, şeklinde ifadeler kullanırlar.
- Geriye Dönük Önyargı: İnsanların belirli bir olay içerisinde bu olayın olacağını öngörmesi veya kaçınılmaz olduğunu bilmesi ve kendilerini inandırmalarını ifade eder ve bununla mağduru suçlama eğiliminde olurlar. Örneğin, dışarı çıkmak yerine evde kalsaydın bunların hiçbiri olmazdı, şeklinde ifadeler kullanırlar.
- Sorumluluğu Reddetmek: Bazı failler sebep oldukları zarardan dolayı kendi sorumluluklarını reddederler. Bu onların kendi benlik duygularını korumalarına ve başkalarının kendileri hakkındaki daha olumlu algılarını sürdürmelerine yardımcı olabilir.
- Düşük Empati: Bazı insanların başkalarına karşı düşük empatisi vardır ve mağdurlara karşı şefkat hissedemeyebilirler.
Victim Blaming Mağdurları Nasıl Etkiler?

Mağduru suçlayarak olanların onun hatası olduğunu söylemek mağdura oldukça ciddi zararlar yaratmaktadır. Mağduru suçlama aşağıdaki nedenlere sebep olabilir:
- Hayatta kalanları konuşmaktan caydırır.
- Korku, damgalanma ve kendini suçlama duyguları üretir.
- Hayatta kalanların destek ve tedavi aramasını engeller.
- Odağı faillerden uzaklaştırır.
- İstismarcıları destekler ve onları sorumlu tutmaz.
- Kurbanlarda travma sonrası stres bozukluğu, depresyon ve intihar düşüncesi riskini arttırır.
- Hayatta kalanların iyileşmesini geciktirir.
Victim Blaming ile Nasıl Mücadele Edilir?

- Mağdurların yaşadıkları deneyimlerden dolayı hatalı olmadığını onlara açıklamak denenmelidir.
- Mağdurları suçlayan yorumlara karşı tavır alınmalıdır.
- “Sana inanıyorum,” ve “Bunun zor olduğunu biliyorum ama senin için buradayım,” gibi doğrulayıcı ifadeler kullanılmalıdır.
- Faillerin mazeretleri kabul edilmemelidir.
- Hayatta kalanlar terapist, uzman ruh sağlığı profesyonelleri gibi güvenli destek sistemlerine yönlendirilmelidir.
- Mağdurların yaşadıkları onları yargılanmadan dinlenmelidir.
Bu tür içerikler ilginizi çekiyorsa sitemizde bulunan Bağımlılık Nedir? Belirtileri ve Türleri adlı içeriğimize de göz atabilirsiniz.