Kabul etmeliyiz ki bir çoğumuz kalabalık hayatlar yaşıyoruz. Yaşadığımız ev içerisinde çok fazla eşya olması, dolabımızın hiç giymediğimiz kıyafetler ile dolu olması, sürekli tüketim odaklı insanlar olmamız bizi hiç rahatsız etmiyor, bu durumu hiç sorgulama gereğinde bulunmuyoruz. Bu durumu tersine çevirmeyi amaçlayan kavram ise minimalizm. Minimalizm nedir? Minimalist yaşam tarzı nedir? Minimalist yaşam tarzında dikkat edilmesi gereken noktaları ve minimalizm hakkında daha bir çok detayı Instagram’da turkisiminimalizm hesabının sahibi Hale Acun AYDIN ile konuştuk.
Minimalizm, minimum sözcüğünden türemiş, dilimize Fransızca’dan geçmiş bir sözcüktür. Günümüzde ‘Sadecilik’ olarak da nitelendirilen minimalizim, aslında 1960’lı yıllarda soyut dışavurumculuğa karşı çıkan bir sanat akımı olarak ortaya çıkmıştır. Soyut dışavurumculuk, eşyaların temsili görünüşlerine yer vermeden sadece açığa çıkardığı duygulara yer veren bir sanat akımıdır. Minimalizm ise eşyalar ile duygusal bağ kurmaktan ziyade eşyanın sadece bir eşya olduğuna dikkat çekmek istemiştir. Peki minimalizm kavramı bir yaşam tarzı olarak hayatımızda nasıl yer alıyor? Gelin öğrenelim.
İçerik Başlıkları
Minimalist Yaşam Tarzı Nedir?
Minimalist yaşam tarzını benimsemiş kişiler, hayatlarındaki maddi ve manevi kavramların çokluğundan ziyade günlük hayatlarında ihtiyaç duydukları kavramları öne çıkarıyor. Bir diğer deyişle kişiler, minimalist yaşam tarzında ‘az çoktur’ felsefesini ele alarak günlük hayatlarından fazlalıkları atıyor, ihtiyaçlarına göre önceliklerini belirliyorlar.
‘Az Çoktur’ Cümlesi Ne Anlama Geliyor?
‘Az çoktur’ önermesi, minimalist yaşam tarzına sahip insanların dayandığı en temel önermelerden biridir. Ünlü mimar Ludwig Mies Van der Rohe’nin modernizm için ortaya attığı bu önermenin minimalist yaşam tarzında karşılığı eşyaların az olması onlara verilen değeri, önemi ve odağını arttırmasıdır. Bu tanımın manevi dünyamızda da karşılığı var. Düşüncelerimizi ne kadar kontrol edersek ve bizi gereksiz yere meşgul eden düşüncelerden ne kadar uzaklaşırsak, bizim için gerçekten önemli olan düşüncelerimize o kadar odaklanırız.
Hale Acun AYDIN az çoktur önermesini şu şekilde açıklıyor:
“Az aslında çoktur, minimalist olmanın özü bu bence. Az eşyaya sahip olarak alanını genişletmek ve hatta zamanını arttırmak. Bir nevi zenginleşmek. Kendinizi hayattan mahrum edecek ya da istediğiniz şeyleri yapamayacak kadar mı az derseniz, tabii ki hayır. Burada asıl söylenmek istenen sizi asıl mutlu eden az ama öz nesneyle hayatta daha mutlu olmak aslında. Tabii bu sırada dolayısıyla daha az tüketerek dünyaya da özen göstermek. Bu yolla fazlalıklardan kurtulup kendimizi hem maddi hem de manevi yönden rahatlatmak.”
Duygu ve Düşüncelerde Minimalist Davranmak
Minimalist yaşam tarzını benimsemek isteyen kişilerin ele alması gerekenler sadece kullandıkları eşyalar değil. Bunun yanında kişinin kendisine fazlalık olan duygu ve düşüncelerinden de arınması bu noktada büyük önem taşıyor. Hatta kişi, kendisini mutsuz eden ve yoran insanları da hayatından çıkarıyor, eğer varsa bağımlılıklarından uzaklaşıyor. Bu şekilde hem vaktinden tasarruf ediyor hem de onu mutsuz edebilecek durum ve kişilerden arınıyor. Kişinin hayatında yaptığı bu temizliğin aslında tek bir amacı var: Kendisini maddi ve manevi yönden rahatlatarak, mutluluğa odaklanmak.
Hale Acun AYDIN, bu konuyu şu şekilde açıklıyor:
“Minimalizmin somut tarafı eşyalar ama bunun ötesinde düşünce tarzımızı değiştirmemiz önemli . Alışveriş alışkanlıklarımızın üzerine düşünmek. Bir o kadar önemlisi ise zihnimizde, hedeflerimizde, dilimizde de sadeliği yaşamak gibi. Düşüncede minimalizm, kötü düşüncelerden, niyetlerden arınarak oluyor. Hayata dair plan yaparak ama her şeyi kontrol etmeye çalışmayarak ulaşmak mümkün. Dilde sadelik derken bazı kalıpları artık kullanmamak (iş adamı değil de iş insanı demek gibi) onları doğru olanlarla değiştirmek, eğer sık sık kullanıyorsak Türkilizce’yi bırakmak ve ifadelerde olumsuzdan olumluya geçmeyi örnek gösterebilirim . Hedeflerde sadeleşme dediğimde ise hayattan elini eteğini çekme olarak düşünmeyin. Size dayatılan hedeflerle değil kendi içinizden gelenle hareket etme bu.”
Ayrıca düşünce yönetimi hakkında yazdığımız Düşünce Yönetimi Nedir? Düşüncelerin Seni Yönetmesin! adlı makalemiz de ilginizi çekebilir.
Minimalist Yaşam Tarzında Tüketim
Yaşadığımız dönemde sürekli tüketmeye teşvik ediliyoruz. Hatta o kadar çok tüketim odaklıyız ki kendimizi mutsuz hissettiğimizde bile bizi iyi hissettirecek eylemin alışveriş yapmak olduğu yanılgısına kapılıyoruz. Bu sebeple az eşya ile çok fayda sağlamayı temel edinen minimalist yaşam felsefesini hayatımızda uygulamak imkansız gibi gözükse de önemli olan birkaç noktayı öğrendikten sonra aslında uygulanabilir bir kavram olduğunu göreceğiz.
Hale Acun AYDIN, yaşadığımız bu tüketim döneminde minimalist felsefini hayatına adapte etmek isteyen kişiler için şunları söylüyor:
“Sistem bize sürekli bir seyler almamız gerektiğine ikna etmeye çalışıyor, ben bir minimalist olarak artık bundan sonra hiçbir şey almayacağız demiyorum. Günlük hayatın içinde tabii ki ihtiyaçlarımız ortaya çıkacak, bir şeyler alacağız ama bu alışverişlerimiz gerçek ihtiyaçlarımıza göre şekillenmeli. Mesela görsel estetik de bir ihtiyaç ama anlık güdülerle hareket etmemeliyiz. Şu anda sosyal medyanın bu kadar tüketimiyle her bir kişi kendi ailemiz arkadaşlarımız bile bize aslında ürünlerini göstermiş oluyor kendi hayatlarını paylaştıkça. Bence burada önemli olan bizi almazsak eksik olacağımız konusunda ikna eden kişileri takibi bırakmak, bu şekilde gelen e-posta bültenlerinden çıkmak.”
Hale Acun AYDIN’ın da söylediği gibi bu yaşam tarzında hiç tüketmemek gibi bir durum söz konusu değil. Elbette ihtiyaç duyduğumuz eşyaları ya da kıyafetleri almalıyız. Fakat bu noktada kendimize sormamız gereken birkaç soru var:
- Bu eşyaya/kıyafete ihtiyacım var mı ?
- Bu kıyafeti nasıl kombinleyebilirim? (Bu noktada kıyafetlerinizin birbiri ile uyumlu renklere sahip olması size çok büyük avantaj kazandıracaktır.)
- Bu eşya/kıyafetin benzerine sahip miyim?
- Bu eşya/kıyafeti almak için uygun bir zaman mı?
Hale Acun AYDIN ise alışveriş yaparken şu hususlara dikkat ediyor:
“Etiket okumak benim için çok önemli. Alacağım ürünün kalitesi ,benim ihtiyacıma göre mi üretildiğinin kontrolünü mutlaka yaparım. Ama tabii bunlardan önce alışveriş yaparken aslında ne hissettiğim. Yani neden aldığım. Canım sıkkınken, üzgünken ya da kızgınken alışveriş yapmamaya dikkat ediyorum. Başka bir hissi alışverişle bastırmamak benim için önemli.”
Minimalist Yaşam Tarzının Faydaları Nelerdir?
- Hayatımızda özgür olabileceğimiz alanlar açılır.
- Maddi ve manevi karmaşadan kurtulmuş oluruz.
- Maddi konulara düşkünlük azalır.
- Bizim için önemli olan iş ve durumlara daha çok odaklanırız.
- Mutluluğu maddi konularda aramak yerine kendimizde aramayı alışkanlık haline getiririz.
Hale Acun AYDIN, minimalizm yaşam felsefesine geçtikten sonraki dönemini şu şekilde anlatıyor:
“Hep ne mutlu ki hayatımın çok erken bir döneminde bu kavramla tanıştım diyorum. Evlilik yani yeni bir ev, aile kurma sürecim bu mantıkla oldu, cocuklarımın doğumu da bu düşünce halindeyken gerçekleşti. Başka türlüsü olsa nasıl olurdu bilmiyorum ama bu şekilde olması daha huzurla ilerlememe yardımcı oldu diye inanıyorum. Kariyer değişimimde de çok etkili oldu. Başka şekilde olsa buna cesaret edemezdim.”
Mutluluğumuzu belirli durumlara bağlı tutmak, önemsiz konulara çok fazla odaklanmak, vaktimizi ve enerjimizi bizi yoran insanlara harcamak biz farketmesek bile hayatımızdan çok önemli şeyler götürüyor. Bu sebeple yaşadığımız bu tüketim çağında biraz olsun durmak, kendimizi sorgulamak, manevi ve maddi özgürlüğe kavuşmak çok önemli. Minimalizm yaşam tarzını bu yüzden hayatımıza dahil etmeli, kendimize hak ettiğimiz özgürlüğü vermeliyiz.
Bilgilerini ve yürüdüğü yolu bizimle paylaştığı için Hale Acun AYDIN’a teşekkür ederiz.