Türkiye’nin güzel şehirlerinden olan Antalya’nın Muratpaşa İlçesi sınırında bulunan Kadın Yarı Kanyonu’nun ilgi çekici rivayetlerine ve aynı zamanda kanyonun bulunduğu konumun detaylarından bahsettik.
Kadın Yarı Kanyonu
Kadın Yarı Kanyonu, Antalya’nın Muratpaşa ilçesi sınırları içinde bulunan, Antalya falezleri üzerinde 35 metre yükseklikte, 100.yıl caddesinden denize kadar uzanan, deniz kısmında oldukça derinleşen ve bitki örtüsüyle dikkat çeken fay hattıdır.
Antalya’nın Güllük Caddesinde Güllük parkı içinde selekler çarşısının hemen yanında bulunmaktadır. Önceden sadece kanyonun denizle birleşen kısmını görüyorken son dönemde yapılan köprü sayesinde içinde bir şelale olduğunu keşfetmiş olduk.
Girişler tamamen ücretsizdir. Merkezde bulunması ve girişlerin ücretsiz olması sebebiyle maalesef kirliliğin artmasına sebep olmuştur.
Birçok insanın keşfetmesiyle birlikte bu kanyonun son derece ilgi çekici görüntüsüne şahit olsak da çevre kirliliğine de davetiye çıkarması kaçınılmaz bir durum olmuştur.
Kadın Yarı olarak bilinen bu küçük kanyon, Antalya da hüküm süren Tekeoğulları döneminde kadınlara uygulanan bir ceza yönteminden dolayı “Kadın Yarı Kanyonu” ismini almıştır. Çoğu kişi tarafından konumu ve tarihi çok bilinmemektedir.
Kadın Yarı kanyonu, hava karardığı zaman gitmek isteyenler için renkli ışıklarla ziyaretçilerini karşılamaktadır.
Tekeoğulları Beyliği
Tekeoğulları Beyliği, Anadolu Selçuklu Devleti’nin yıkılmasından sonra Antalya ve çevresinde kurulan ikinci dönem beyliğidir. Hamidoğulları Beyliğine komşudur. Tekeoğulları, Teke beyleri olarak da anılmaktadır.
1319 yılında Tekeoğulları Beyliği, Yunus Bey tarafından kurulmuştur. Tekeoğullarının kökeni bilinmese de günümüzde Türkmenistan’da bulunan Küren-Dağ ve Balkhan bölgesinde kurulduğu düşüncesi Ebu’l Gazi tarafından ortaya atılmıştır. Tekeoğulları Beyliği, Osmanlı Devleti’nin kurulduğu Osman Çelebi‘nin tahta çıktığı bir dönemde beylik, yıkılışa geçmiş ve 1402 yılında yıkılmıştır.
Tekeoğulları Beyliği’nin sadece Kadın Yarı rivayeti bulunmamaktadır. Aynı zamanda önemli mimari eserlerinden olan Yivli Minaresi de bulunmaktadır.
Kadın Yarı Kanyonu’nun Rivayeti
Kadın Yarığına Sultan Yarığı ve Kadın Deresi isimleri de verilmektedir. Bu isimlerin verilmesinde ki sebep Antalya yöresinde hüküm süren Tekeoğulları döneminde kocalarını aldatan ve bunun gibi birçok kötü olaylar gerçekleştiren kadınları kısa ve göstermelik bir yargılamadan sonra bir adetkedi ile birlikte çuvala konularak Kadın Yarı Kanyonu adı verilen bu uçurumdan aşağı atılarak cezalandırılmışlardır.
Son derece korkunç olan bu cezalandırılmanın sonunu getiren olay Giritli Fatma adında bir hayat kadınının gösterdiği uygunsuz davranışlardan dolayı göstermelik bir yargıdan sonra kedi ile birlikte çuvala konulup Kadın Yarığından aşağı atılmasıdır. Ölmesi beklenen bu hayat kadınının şaşırtıcı bir şekilde ölmemesinden dolayı kadın bağışlanmış ve bu korkunç cezanın da sonunun gelmesine vesile olmuştur.
Cezalandırılan kadınların çuvala kedi ile birlikte konulmasının sebebi kedinin o dönemlerde “nankör” olarak simgeleştirilmesidir. Kadınları da bu şekilde simgeleştirmek adına, dönemin yöneticileri çuvala kedi ile birlikte koyarak cezalandırma yöntemlerini uygulamışlardır.
Kadın Yarı Kanyonu’nun tarihinden anladığımız üzere; eski dönemlerde kadınlar üzerindeki inanışlar, düşünceler hatta sadece kadın değil birçok hayvana karşı bakış açılarının son derece üzücü ve vahşice düşünceler olduğu yadsınamaz bir durumdur.
Bu tarihi yerin konumu her ne kadar göz alıcı olsa da tam koruma altına alınmaması sebebiyle kirlilik kaçınılmaz bir durum haline gelmiş, aynı zamanda denizde birçok plastik ve çöp gibi atıkların bulunması çevrenin zarar görmesine vesile olmuştur.
Son olarak eğer bu tarz içerikler hoşunuza gidiyorsa sayfamızda bulunan İzmir’de Doğal ve Ücretsiz 10 Çadır Kamp Yeri adlı yazımıza göz atabilirsiniz.