Dünya edebiyatına önemli katkıları olmuş, Alman Edebiyatı’nın en iyilerine yer verdiğimiz listemizde Goethe’den Brecht’e, Hesse’den Mann’e; mutlaka okumanız gereken en iyi Alman eserleri yer alıyor.
Dünya edebiyatında önemli bir yere sahip olan Alman edebiyatı, Almanca dilinde yazılmış olan edebiyat eserlerini içerir. Alman edebiyatının, 8. yüzyılda yazılan Cermen kahramanlık şarkıları (Heldenlieder), atasözleri ve arpağ (Zauberspruche) ile başladığı söylenmektedir.
Alman edebiyatı sadece günümüz Almanya’sının eserlerini değil, aynı zamanda Avusturya’nın İsviçre’nin ve Almanca konuşulan diğer bölgelerin eserlerini de kapsar.
Oldukça çeşitli ve geniş bir yelpazeye sahip olan Alman edebiyatı birçok farklı döneme ayrılmıştır ve bu dönemlerin özelliklerine göre eserler vermiştir.
Bu yazımızda Alman edebiyatına ait farklı tarzlara ve edebi akımlara sahip birçok ünlü yazarın eserlerini inceliyoruz.
İçerik Başlıkları
1. Johann Wolfgang Von Goethe – Faust
Sturm und Drang (Fırtına ve Coşku) ve Weimar Klassik akımlarının en önemli temsilcisi ve dünya edebiyatının en önemli isimlerinden biri olan Johann Wolfgang von Goethe; Alman bir edebiyatçı, bilgin ve düşünürdür.
Goethe edebiyatın yanı sıra eğitim, felsefe ve doğa bilimleriyle de ilgilenmiştir. Faust: Eine Tragödie (Faust: Bir trajedi), Goethe’nin en bilinen eseridir.
Weimarer Klassik, Sturm und Drang, Romantik ve Aydınlanma dönemlerinden izler taşıyan bu eseri Goethe neredeyse hayatı boyunca yazmakla uğraşmış ve ölümünden birkaç yıl önce ancak bitirebilmiştir.
Goethe’nin başyapıtı sayılan bu eser şeytan Mephistopheles ile bir anlaşma yapan bilgin Faust hakkındadır. Faust daha önce hiç yaşamadığı dünyevi zevkleri yaşamak ister ve bunun karşılığında ruhunu satmayı kabul eder.
Yazılması çok uzun yıllar sürdüğü için birbirinden farklı sembollere, bakış açılarına ve edebi akımlara rastlarız. İlk kez 1808 yılında yayınlanan Faust, hala Alman edebiyatının en önemli eserleri arasında yerini korumaktadır.
“Boşunadır, sağır kulaklara söylenen akıllıca sözler.”
2. Hermann Hesse – Siddharta
1946 yılında Nobel edebiyat ödülünü alan Hermann Hesse, Alman edebiyatının en önemli yazarlarından birisidir. Roman, öykü, deneme, şiir gibi pek çok türde eser vermiş olan Hermann Hesse; Siddharta ile okuyucularını ruhani bir yolculuğa çıkarmaktadır.
Romanda manevi tatmin arayışı ile dünyayı dolaşmak için rahat hayatını ve sosyal statüsünü terk eden bir Brahman oğlu olan Siddharta’nın hayat hikayesi anlatılmaktadır.
Siddharta’da Budizm ve Hinduizm gibi doğu felsefelerinden sıkça bahsedilmektedir. Roman içerdiği felsefi temalarla okuyucuları da kendi iç dünyalarına bir yolculuğa çıkarmakta ve geçmişten günümüze birçok insana ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.
“Sen de benim gibisin, insanların büyük çoğunluğundan farklısın. İçinde dingin bir yer, sığınılacak bir yer var, ne zaman istersen benim gibi oraya çekilebilir, kendini kendi evinde hissedebilirsin. Pek az insanda vardır bu, oysa herkes buna sahip olabilir.”
3. Thomas Mann – Doktor Faustus
1875 yılında Almanya’da doğan Thomas Mann, Nobel edebiyat ödülünü kazanmış bir yazardır. Thomas Mann, Büyülü Dağ, Buddenbrooks ve Venedik’te Ölüm gibi eserleriyle tanınır.
Doktor Faustus eseri, Goethe’nin Faust isimli eserinin modern bir yorumudur. Doktor Faustus’ta -Faust eserinde olduğu gibi- şeytanla anlaşma yapan Adrian Leverkuhn’un hikayesi anlatılmaktadır.
Bu anlaşma Leverkuhn’a müzikal bir yetenek kazandırır. Romanda Adrian Leverkuhn’un hikayesinin yanı sıra 20. yüzyılın Almanya’sındaki siyasi, toplumsal ve kültürel koşullar da anlatılmaktadır.
“Gururlu bir ruha yetebilecek tek şey, sıradışı bir varoluştur. Yaratıcılıkla dolu bir insan hayatının sonsuzluğu boyunca bunun tadını çıkaracaksın.”
4. Bertolt Brecht – Galilei’nin Hayatı
Bertolt Brecht 1898 yılında Almanya’da doğmuş bir şair, yönetmen ve en önemlisi tiyatro yazarıdır. Brecht, epik tiyatronun en önemli temsilcilerinden biri olarak kabul edilir.
Galilei’nin Hayatı, Bertolt Brechtin en ünlü eserlerinden biridir. Oyun ilk kez 1943 yılında yayınlanmıştır ve İtalyan astronom Galileo Galilei’nin hayatını konu almaktadır.
Oyun sadece Galilei’nin bilimsel başarılarını değil aynı zamanda o dönemki kilise ile yaşanan ahlaki çatışmalarını da konu almaktadır.
Galilei’nin Hayatı bugün hala sahnelerde oynanmaya ve kitap halinde de okunmaya devam eden en önemli eserlerden birisidir.
Andrea: “Kahramanı olmayan ülkeye ne yazık.”
Galilei: “Hayır, kahramana ihtiyacı olan ülkeye ne yazık.”
5. Patrick Süskind – Koku
Listemizin en çağdaş ve en genç yazarı olan Patrick Süskind 1949 yılında Almanya’da doğmuştur. Süskind, 1985 yılında yayımladığı Koku ( Das Parfum) isimli romanıyla tanınır.
Roman, son derece keskin koku alma yeteneğine sahip olan Jean-Baptiste Grenouille isimli karakterinin dünyanın en mükemmel parfümünü yaratma yolculuğunu anlatmaktadır.
Bu yolculukta karakterin kişisel değişimlerine de tanık oluruz. Kitap; film ve tiyatro oyunları da dahil olmak üzere birçok kez uyarlanmıştır ve günümüzde hala en çok okunan eserler arasında yerini korumaktadır.
“Denizin kokusu öyle hoşuna gitti ki, onu günün birinde saf ve katışıksız olarak ve içinde boğulabileceği kadar çok ele geçirmeyi diledi.”
Alman Edebiyatında Okunması Gereken Diğer Eserler
- Goethe – Genç Werther’in Acıları
- Thomas Mann – Venedik’te Ölüm
- Günter Grass -Teneke Trampet
- Heinrich Böll – Katharina Blum’un Çiğnenen Onuru
- Max Frisch – Sessizliğin Yanıtı
- Erich Maria Remarque – Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok
- Franz Kafka – Dönüşüm
- Stefan Zweig – Satranç
Listemiz hoşunuza gittiyse sitemizde yer alan “Albert Camus-Veba Kitap İncelemesi” adlı inceleme yazımıza da göz atabilirsiniz.
