17. yy nesir yazarlarından olan; tarih, mimari, sosyoloji, etnografi alanlarında muazzam bir kaynak niteliği taşıyan Evliya Çelebi ve Seyahatnamesi hakkında merak edilenleri yazımızda derledik.
Türk tarihi ve edebiyatına ilgi duyanların dilinden düşmeyen Evliya Çelebi’nin Seyahatname adlı eseri, yer yer alaycı dili ve abartı olaylarıyla beraber geçmişe dönmemizi ve 17. yy’da Osmanlı devletini ve beraberinde üç kıtayı zihinlerimizde canlandırarak seyahat etmemizi sağlar.
Zihnimizde çıktığımız bu 17. yy seyahatinde yolculuğumuz Evliya Çelebi ile birlikte geçer, biraz onun hayatından biraz da fikirlerinden duyduklarımızla birlikte seyahatname bize bir kültür şöleni içine çeker.
İçerik Başlıkları
Evliya Çelebi Kimdir?
Evliya Çelebi nerede doğdu sorusuna yazdığı kitaplardan cevap bulabiliyoruz, Evliya Çelebi 25 Mart 1611’de İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Atalarının Kütahya’da yaşıyorken fetih sonrası İstanbul’a yerleştiği bilgisini de eserlerinden elde ederiz. Aynı zamanda yazılarında ailesinin Bursa’da ve Manisa’da konut sahibi olduğunu da dile getirir. Varlıklı bir aileden gelen Evliya Çelebi, üç kıtayı 40 yılı aşkın bir sürede seyahat etmiştir.
Önceleri sıbyan mektebinde sonrasında Hamid Efendi Medresesinde eğitim görmüştür. Aynı zamanda hafızlık yaparken, hat, nakış, tezhib eğitimi de almıştır.
1535 yılında Ayasofya Camiinde IV. Murat Han ile tanıştırılmış ve Enderun mektebine kabul edilmiştir. Arapça, Farsça, Rumca, Latince ve Yunanca dillerine hakimdir.
Yaptığı işler arasında; kuyumculuk, öğrenimini aldığı hattatlık ve musikişinaslık, ressamlık, spor, hafızlığıyla ilgili devlet görevleri, kethüdâlık, imamlık, müezzinlik, hanendelik, habercilik, elçilik gibi görevler vardır.
Araştırmacıların bir kısmı Evliya Çelebi’nin 1682 yılına doğru İstanbul’da, bir kısmı da 1682’de Mısır’dan dönerken yolda hayatını kaybettiğini belirtir.
Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi
40 yılı aşan bir süre boyunca neredeyse bütün Osmanlı ülkesini ve farklı memleketleri gezerken, gezdiği yerler hakkında bir seyahatname yazmıştır.
Ailesinden gelen maddi imkanlar, yaptığı hizmetlerden elde ettiği atiyyeler, seferler sonucunda payına düşen ganimetler ve ticaretten kazandığı kârlar ile kendisine gelir elde etmiştir. Bu sayede gezilerinde yalnız olmadığı gibi gerekli kaynakları da kolaylıkla sağlamıştır.
Merkezinde Osmanlı Devleti olmak üzere üç kıtaya seyahatler düzenlemiş ve burada gördüklerini tek tek betimleyerek bizlere anlatmıştır. On ciltlik seyahatnamede bu ülkelerin âdetlerini, kültürünü, tarihini, mimarisini ve iş hayatını farklı yönleriyle bize aktarır.
Evliya Çelebi seyahatnamesinin ilk cildinde seyahatlere çıkma nedenini Muharrem ayının Aşure Gecesinde [10.M.1040/ 19.08.1630] gördüğü rüya ile bize anlatır.
“…Rüyamda kendimi o camide gördüm. Derhâl camiin kapısı açılıp pür-silah asker ile nurlu camiin içi nurlu kalabalık cemaatle doldu ve sabah namazının sünnetini kılıp salavât-ı şerifeye meşgul oldular. Meğer hakir minber dibinde oturup bu nurlu güzel yüzlü cemaati seyretmede hayran oldum. Hemen yanımda olan cana bakıp, “Benim Sultanım, mübarek zâtınız kimdir?, mübarek isminizi bize ihsan buyurunuz” dedim. O zât “Aşere-i Mübeşşere’den kemankeşlerin piri Ebî Vakkas oğlu Sa’d’ım” deyince mübarek elini öptüm…”
Rüyasında bu camide sırayla sahâbe-i kirâm, Muhâcirîn, Ensâr, Erbab-ı Suffe, Kerbelâ şehitleri ve sadıkları, dört büyük halifeyi, Veysel Karani’yi, Bilal Habeşi’yi Amr-ı Ayyâr Damirî’yi, Hz. Hamza’yı ve nice kıymetli zâtı gördüğünü söyler. Derken, sıra “Onunla” tanışmaya gelir.
“…Hazret mihrabda ayak üzere dururken hemen Ebî Vakkas oğlu Sa’d hazretleri elimden yapışarak Hazret’in huzuruna götürüp, “Sadık âşığın ve müştak ümmetin Evliya kulun şefaatin rica eder” deyip Hazret’e götürdü., “Mübarek ellerini öp” deyince ağlamaklı olup mübarek ellerine küstahane dudaklarımı vurup mehâbetinden, “Şefaat yâ Resûlallah” diyecek yerde, “Seyahat yâ Resûlallah” demişim. Hemen Hazret tebessüm edip, “Allah’ım, şefaati, seyahati ve ziyareti sağlık ve esenlikle kolaylaştır.” deyip “Fâtiha” dediler…”
Gördüğü bu rüyayı kime yorumlatırsa yorumlatsın Evliya Çelebi seyahatin kaderinde olduğunu görür ve İstanbul’dan başlayarak Osmanlıya ve üç kıtaya seyahat düzenler. Rüyasında aldığı öğüt neticesinde ise gördüklerini yazıya dökmüştür.
“ …gezip dolaştığın memleketleri, kaleleri, acayip ve garip eserleri, her beldenin övüleceklerini, sanatlarını, yiyecek ve içeceklerini, arz ve tûllarmı (paralel ve meridyenlerini) yazıp bir eser eyle…”
Seyahatnamenin On Cildi ve İçeriği
- Cilt: İstanbul ve civarı
- Cilt: Bursa ve civarı, Amasya, Ünye, Batum, Trabzon, Samsun, Kafkasya, Girit seferi, Erzurum, Azerbaycan ve Gürcistan
- Cilt: Şam – Suriye, Filistin – Urmiye, Sivas, El-Cezire, Ermenistan, Rumeli, (Bulgaristan ve Dobruca)
- Cilt: Van, Tebriz, Bağdat, Basra Mardin
- Cilt: Van ve Basra seyahatinin sonu, Oçakov, Rakoçi’ye karşı sefer, Rusya seferi, Anadolu asilerine karşı hareket, Çanakkale yolu ile Bursa’ya avdet, Boğdan, Transilvanya, Bosna, Dalmaçya seferi, Sofya’ya avdet
- Cilt: Transilvanya seferi, Arnavutluk, İstanbul’a avdet. Macar seferi, Uyvar’ın muhasarası, müellifin 40.000 Tatarla, Avusturya, Almanya, Flemenk’e ve Baltık Denizi’ne yolculuk, Uyvar’ın zaptı, Belgrad’a avdet, Hersek’e gönderilişi, Ragusa, Karadağ seferi, Kanije seferi ve Kanizsa-Hırvat memleketi
- Cilt: Avusturya, Kırım, Dağıstan, Deşt-i Kıpçak, Esterhan
- Cilt: Kırım, Girit, Selanik, Rumeli
- Cilt: Kütahya, Afyon, Manisa, İzmir, Sakız Adası, Kuşadası, Aydın, Amasya, Tire, Denizli, Muğla, Bodrum, Ege adaları, Isparta, Antalya, Alanya, Karaman, Silifke, Tarsus, Adana, Maraş, Antep, Kilis, Urfa, Rakka, Halep, Lazkiye, Şam, Beyrut, Sayda, Safed, Nablus, Kudüs, Medine, Mekke ve civar yerleri
- Cilt: Mısır ve Sudan
Evliya Çelebi’nin Gezdiği Yerler
Evliya Çelebi’nin seyahatnamesinde, betimlemeleriyle gerçekçi ve bir o kadar da fantastik anlatımıyla gezilerine eşlik ederken rotasını merak eden için ve seyahatnameyi okurken bir yandan da anlattığı mekanları gezmek isteyenler için işte Google haritalarda Evliya Çelebi’nin gezdiği yerler:
Eğer bu tarz içerikler ilginizi çekiyorsa, okurken farklı kültürlerden tatlar alabileceğiniz “Uludağ Medeniyetleri ve Tarihi Geçmişi” adlı yazımıza göz atabilirsiniz.
Evliya Çelebi hakkında gördüğüm en güzel yazı 🥳